21 Ağustos 2010 Cumartesi

Efes Cup'ta İlk Günün Ardından


Yıllardır şu basketbolu salonda izleme işini sevemedim. Futbolun heyecanına ve o stad atmosferine alıştığımızdan mıdır nedir, salonlarda hep bişeyler eksik geliyor. Ayrıca müthiş destansı bir basketbol bilgim olmadığı için, sayfalarca teknik / taktik analizi yapamıyorum, kusura bakmayın. Yazabileceğim iki kelam kesinlikle salonun görüntüsü ve organizasyondur. Gerçekten dışardan ne kadar şık gözüküyorsa, hele şimdi Dünya Şampiyonası nedeniyle içi de bir o kadar canlı. Müzikler, ara şovlar, ışık sistemi, oturma düzeni...vs hepsi NBA kıvamındaydı (kaç kere NBA maçına gittin la demeyin, az çok görüyoruz yani hacı). Organizasyon da kusursuz işliyor, yalnız biraz daha turnuvanın reklamı yapılabilirdi sanki, neyse.
Maça geçersek, sanki takımda bir isteksizlik var gibi. Hani böyle hadi şu bitsin de asıl oynayacağımız maçlara geçelim edası var. Rakip de Lübnan olunca tam çekirdeğini alıp seyretmelik bir oyun oldu. Ayrıca ilk maçtaki Arjantin'i de seyretme fırsatım oldu. İsimleri bile yeter durumu var. Yani kısacası, güzel ülkemde bu kadar profesyonel işler görmek beni sevindirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder