17 Ağustos 2010 Salı

Kritik Günler


2 haftadır kafam çok dağınık.
Sürekli niyetleniyorum, blog adresi değişiyor, bişeyler yazıyorum siliyorum ama devamı gelmiyor.
Belki de sürekli sıkıntı, kaos, kavga yazmak istemediğimdendir; kulüp batağa saplanmışken bile altında iyi bişeyler aramaya çalışmam da yanlış anlaşılmalara sebep oluyor.

Ankaragücü'nde hiç hoş şeyler olmuyor, inanın bana.
Zaman zaman savunduğum kişiler, herkes gibi benim de güvenimi kaybetti; onların çok mu umrunda?
Tabi ki hayır.
Yıllardır kötü ama amatör ruhla yönetilen takım, tam anlamıyla şirketleşiyor. Yönetimlerden çok, kişilere bağımlı hale gelmesi için kongrede tüzük çalışmaları yapılıyor.

Bunları yazınca kimine göre helal olsun gerçekleri görüp söyleyebiliyor oluyor, kimine göre de kulübü karıştıran kaosçular oluyoruz.
Keşke sadece kaosçu olsak.
İnşallah işler beklediğimiz gibi olmaz, inşallah sadece biz yanılıyoruzdur.